Iron Maiden dendiği zaman akla ilk olarak dünyanın en iyi heavy metal grubu, hatta en iyi grubu gelir. Ve tabi ki ismini nerden aldığı… İlk olarak bundan bahsedelim. Iron Maiden, ismini ortaçağdaki engizisyon mahkemelerinde kullanılan ve hiç kimsenin sağ kalamadığı bir işkence aletinden alır. Tabut şeklinde olan bu işkence aletinin içinde çiviler kaplıdır. Ama bu çivilerin hiç biri insan vücuduna direk temas etmez. Suçlu içerisine konulduğunda hafif kımıldamasında bu çiviler batar ve içerisindeki suçlu bu şekilde acı çekerek ölür
Şimdi gelelim grubun kuruluşuna. Yalnız öncelikle grubunu kurucusu Steve Harris'in Iron Maiden'dan önceki hayatına biraz göz atalım. 1972 yıllarında Steve Haris, West Ham United'ın başarılı bir organizasyonu olan Hammer gençlik organizasyonundaydı. Bu arada Wishbone Ash, Montrose, Jethro Tull, Deep Purple, UFO gibi gruplara olan ilgisi nedeniyle telecaster marka bir bass gitar alır. Ama sıkı antremanlar ve sürekli maç yapması onu sosyal hayattan biraz uzaklaştırıyordu ve bir seçim yapma vakti gelmişti. Futbol hayallerini bir kenara bırakıp çok zor bir seçim yapar ve bass gitar çalmaya karar verir.
Steve İlk olarak Gypsy's Kiss adlı grupta çalar. Fakat burada fazla durmaz ve daha sonra “Smiler” adlı bir gruba dahil olur. Burada tecrübe edinir fakat grubun tarzının biraz değişmesi ve grubun Steve‘e artık bass gitara ihtiyacımız yok demesiyle gruptan ayrılır. Tabi bunda asıl etken grubun sound'unun Steve Harris'e uygun olmamasıydı.
Steve gruptan ayrıldıktan sonra kendi istediği gibi müzik yapabilmek için bir grup kurmaya karar verir. “The Man In The Iron Mask” filminden etkilenerek grubun ismini Iron Maiden koyar ve bir tarih başlamış olur.(1975)
Mayıs 1976'da grup tamamlandı. Vokallerde Paul Day , gitarda Dave Sullivan ve Terry Rance, davulda ise Ron 'Rebel' Matthews bulunmaktadır. Grup bu sıralarda birkaç küçük konser vermiştir. Daha sonra Paul Day gruptan ayrılır ve yerine Dennis Wilcock gelir. 1976'nın sonlarında ise gitardaki Dave Sullivan ve Terry Rance'de lead gitarda yetersiz olduklarından gruptan atılır. Yerine efsanevi gitarist Dave Murray gelir. Diğer gitarda da Bob Sawyer vardır. 1977'de Bob Sawyer, Denis Wilcock ve baterist Ron Matthews bazı anlaşmazlılardan dolayı gruptan ayrılır. Bundab sonra birkaç gereksiz değişiklik daha olur. 1978 yılında vokale Paul Di'Anno ,davula Doug Sampson geçer ve 78 yılının son günü 31 Aralık 1978'de Cambridge'deki Spacewood stüdyolarında 4 parçalık EP lerini kaydederler. Bu EP'deki parçalar; Prowler, Invasion, Iron Maiden, ve Strange World 'dür. Fakat parasızlıktan bu kayıtları alamadan dönmüşlerdir.
1979'da Rod Smallwood grubun menajeri olur. 27 Ekimde 1979'da ise Sounds aslı bir dergiye kapak olurlar ve ilk görünümünü alır. 10 gün sonra BBC radyosunda "Friday Night Rock Show" a katılırlar. Daha önceden parasızlıktan dolayı çıkartamadıkları EP'lerini düzenlenmemiş olarak yeniden piyasaya sürerler ve 5000 adet satılır. EP çıktıktan sonra "Friday Night Rock Show"da açılış parçası Iron Maiden olur ve 4 parçaları da çalınır. Sadece bir Ep çıkartmış olmalarına rağmen, dünyanın en ünlü müzik şirketlerinden biri olan EMI'den teklif alırlar. 1979 sonlarına doğru Eddie'nin yaratıcısı olan ressam Derek Riggs ile tanışırlar.
1980 yılı başlarında Running Free'nin singleını kaydederler. Bu single listelerde 34. sıraya kadar yükselme başarısını göstermiştir. Doug Sampson hastalığı yüzünden gruptan ayrıldı ve yerine Smason davulcusu Clive Burr geldi. Diğer gitarda da Dennis Stratton vardı. Aynı ay içerisinde Maiden İngiltere'nin ünlü "Top Of The Pops" programında canlı çalmışlardır. Bu programda Iron Maiden ve The Who canlı çalmıştır.
11 Nisan 1980'de Iron Maiden'ın grup adıyla aynı ismi taşıyan Iron Maiden albümü piyasaya çıkar ve İngiltere listelerinde 4. sıraya kadar yükselir..Eylül ayında Denis ayrılır ve yerine Iron Maiden'la özdeşleşmiş olan Adrian Smith geldi.
2 Şubat 1981'de 2. albüm “Killers” piyasaya çıktı ve İngiltere listelerine 2. sıradan girdi..17 Şubat'ta Killers turnesine çıkarlar ve 6 ayda 125 konser verirler. America ve Japonya gibi ilk defa çıktıkları yerler haricinde headliner olarak çıkarlar.(dipnot: Japonya konseri biletleri 2 saat içerisinde tükenmiştir.)Eylül 81'de Paul Di'Anno gruptan ayrıldı. Sebebi ise ses tarzının Uron Maiden'a uymaması ve alkol problemleriydi. Yerine Samson'dan Bruce Dickinson geldi. Kim bilebilirdi k bu adamın Iron Maiden'la beraber bir tarih yazacağı…
Şubat 82'de “The Number Of The Beast” kayıtlarına başlarlar ve kayıtlar 3.5 hafta gibi bir sürede bitmiştir:. Daha sonra “Beast On The Road” turnesine çıkarlar Kerrang dergisinde dünyanın en iyi 3. bateristi seçilen Clive Burr Aralık'ta sağlık porblemlerinden dolayı gruptan ayrıldı. Clive şu anda Multiple Sclerosis isimli ölümcül bir doku hastalığı ile boğuşuyor.
Clive'in yerine davula Nicko McBrain geçti ve yeni albüm kayıtlarına başaldılar. İlk olarak Flight Of Icarus single'ı çıktı. Bu single America'da çıkan ilk single'dır fakat pek başarılı olamamıştır. İngiltere'de ise 11. sıraya yükselmiştir 16 Mayıs'ta da “Piece Of Mind” albümü piyasaya çıkar. Albüm çıkar çıkmaz İngiltere listelerine 3. sıradan giriş yapar ve sonra 1.lşğe yükselir. Bu albüm aynı zamanda tüm zamanalrın en iyi metal albümü seçilmiştir. Albümün çıkışından sonra “World Piece Tour” ve "Behind The Iron Curtain/World Slavery Tour" turnelerine çıkarlar.
3 Eylül 1984'te Powerslave Albümü piyasaya çıktı. Bana göre Iron Maiden'ın en gaz albümüdür. . 22 Ekimde Aces High'ın single ı yayınlanır.ve İngiltere listelerinde 20. sırayı alır..
1985 Mart'ında Los Angles'ın Long Beach Arena'da 4 tane sold out konser verilmiştir. Live After Death albümünün kayıtları da bu konserlerden alınmıştır. 14 Ekim'de de Live After Death albümü piyasaya çıkar. Ayrıca Live After Death konser videosu da yayınlandı ve tüm zamanların en iyi konser albümü olarak bilinir. Bu albüm grubun ilk konser albüdür.
6 Eylül 1986'da Wasted Years single'ı yayınlanır ve listelerde 18. sırada yer alır. 26 Ekim 1986'da “Somewhere In Time” albümü yayınlanır. Çıktığı gün listelere3. sıradan giriş yapar.
20 Mart 1988'de “Can I Play With Madness” single'ı yayınlanır. Bu single da İngiltere listelerinde 3. sıraya yükselir. 11 Nisan
1988'de "Seventh Son Of A Seventh Son” albümü yayınlanır. En sevilen Iron Maiden albümleri arasında olduğunu söyleyebilirim Belirgin olarak ilk defa bu albümde klavye kullanılmıştır.. Album piyasaya çıktığı ilk gün listelerde ilk sıraya oturmuştur. Mayıs ayında "Seventh Tour Of A Seventh Tour" turnesine çıkarlar. 20 Ağustos'da ise Donington'da Monster Of Rock festivalinde 107.000 kişiye konser verirler. Kasım 1989'da Maiden England konser videosu yayınlanır.1990'da Adrian Smith gereğini tam açıklamasa da müzikal anlamda Steve Harris'le anlaşamadığı için gruptan ayrılmış ve solo çalışmalarına başlamıştır. Adrian Smith'in yerine daha önce Ian Gillian ile ve Bruce Dickinson'un solo albünde çalışan Janick Gers Gruba dahil olur.
10 Eylül 1990'da Holy Smoke single'ı yayınlanır ve Listelerde 3. sıraya yerleşir. 1 Ekim 1990'da dav"No Prayer For Dying" albümü piyasata çıkar. Albüm listelerde 2. sıraya yükselir. Albümün çıkmasıyla beraber "No Prayer On The Road" turnesine çıkarlar. Daha sonra 1980 yılında n 90 yılına kadar olan çekmiş oldukları videoklipleri "The First Ten Years" adı adlında piyasaya sürerler. 24 Aralık 1990'da "Bring Your Daughter... To The Slaugher" single'ı çıkar ve listelere 1. sıradan girer.
13 Nisan 1992'de "Be Quick Or Be Dead" single'ı yayınlanır. Ve listelerde 2. sıraya yükselir. 11 Mayıs'da da "Fear Of The Dark" albümü çıkar. Albüm İngiltere listelerinde 2. sıraya yükselir. Bu albüm kimileri tarafından çok başarılı bulunmamışsa da bence en iyi albümlerinden biridir. Özellikle Fear Of The Dark parçası tüm metal müzik severler için bir marş niteliği taşır. Mart 1993'de “A Real Live” turnesine çıkarlar. 22 Mart 1993'de “A Real Live One”, 18 Kasım 1993'te “A Real Dead One”, 1994 Kasım'ında “Rasing Hell” adlı konser albümleri çıkmıştır.. Ve ayrılık vakti geldi çattı. Efsanevi vokalist Bruce Dickinson gruptan ayrıldı. Gerekçesi ise solo albümlerine ağırlık vermek istemesi ve kitap yazmak gibi başka işlerle uğraşması idi.
Belki de tarihinde en çok zorlandığı yıllardı Iron Maiden'ın. Bruce'un yerine vokal bulmak dünyanın en zor işi olsa gerek gerek. Çünkü Bruce'un yerine kimi getirseniz mutlaka eleştirilecek veya yadırganacaktı. 1000lerce adaydan sonra 5kişi kaldı ve Wolfsbane grubu vokalisti Blaze Bayley yeni vokal seçildi.
Ağustos 1995'te “Man On The Edge” single'ı yayınlanır ve İngiltere listelerinde 10. sıraya yükselir. 2 Ekim 1995'de de "The X Factor” albümü çıkar ve İngiltere listelerinde 8. sıraya kadar yükselir. Bu albüm ilk olarak Blaze'li ilk albüm olduğu ya da Bruce'suz ilk albüm olduğu için fanler tarafından yadırgansa da önyargısız dinlenildiği zaman çok güzel ve kaliteli bir albüm olduğu anlaşılır.
1996'da “Best Of The Beast” adı altında 2 cdlik best albüm yayınlanır.
9 Mart 1998'de "The Angel And The Gambler” single'ı piyasaya sürülür.ve listelerde 18. sırayı alır Bence Iron Maiden'ın en etkisiz parçasıdır. Sanırım benim gibi bir çok fan de böyle düşünüyordur. Tabi şunu unutmamak gerekir ki en kötü maiden parçası da bile iyidir. 23 Mart 1998 yılında "Virtual XI" albümü yayınlanır. Yine bence Iron Maiden'ın en kötü albümüdür. Her ne kadar “The Futureal, The Clansman ve Como Estais Amigos” parçaları yüksek not albümü diğer Maiden albümleriyle karşılaştırdığımızda çok sönük kalıyor. Ayrıca “Don't look to the eyes of a stranger” parçasındaki tekrarlamalar insanın canını sıkmıyo değil bazen…Bu albümün ardından "Virtual XI World" adında kısa bir turneye çıkarlar. Bu turnede Iron Maiden Yapı Kredi Sanat Festivali için 7 ve 8 Eylül'de Türkiye'de iki konser verir.
1999 yılında Blaze Bayley gruptan ayrılır. Gerekçe ise Blaze'in Iron Maiden'a yetememesidir. Özellikle sahne performansları açısından Bruce'un yanından bile geçemez. 10 Şubat 1999 yılında Bruce Dickinson ve Adrian Smith gruba geri döndüler. Bunun üzerine "The Ed Hunter" turnesine çıktılar ve “ED Hunter” adında pc oyunu piyasaya sürüldü.
Sonunda Bruce ve Adrian'ın dönüşünden sonra Kevin Shirley'in yapımcılığını üstlendiği yeni albüm çalışmalarına başladılar. Bu albüm tüm fanlerin hatta tüm metal dünyasının merakla beklediği bir albümdü. Acaba Maiden eski günlerine dönecek miydi yoksa Bruce'un gidişiyle başlayan çöküş devam mı edecekti…
İlk single 8 Mayıs 2000'de yayınlanan”The Wicker Man”dir. Listelerde 9. sıraya yükselme başarısı göstermiştir. Ve sonunda beklenen albüm “ Brave New World” piyasaya çıkmıştır ve listelerde ise 7. sıraya kadar yükselmiştir Benim en sevdiğim albüm özelliğini taşıyan bu albüm beklentileri fazlasıyla karşılamıştır. Bu albüm için Bruce ve Adrian'ın muhteşem dönüşü diyebiliriz. Albüm baştan sonra akıcı ve progresiftir. Bütün Maiden fanlerinin ilk sıralara koyduğu albümdür. Yeni albümün ardından “Brave New World” turnesine çıkarlar.
2001 yılında Rio'da 250.000 kişiye verdikleri Rio konser kayıtlarını 2002 yılında “Rock in Rio” adında DVD olarak piyasaya sürerler. Benim en sevdiğim konser albümüdür bu. Sebebi belki de en sevdiğim albüm turnesinde olduğu içindir. 2002 yılının sonlarında ise grup Edward The Great adında bir best of albüm yayınlamıştır. Ayrıca 4 kasım 2002'de Eddie's Archives adında 6 cdlik bir box set piyasaya sürmüştür
2003 yılında yeni albüm için stüdyoya girerler..Çıkmasını en çok sabırsızlıkla beklediğim Albüm budur. İlk Single "Wildest Dream" piyasaya sürülmüştür ve ardından 8 Eylül 2003'de “Dance Of Death” albümü piyasaya sürüldü. İlk dinlenildiğinde albümün girişi bek iç açıcı olmasa da daha sonraki parçalar albümün bir şaheser olduğunu belli ediyor. Tekrar dinlendikçe ne kadar kaliteli bir albüm olduğunu anlayabiliriz.Bu albümün kapak tasarımı en kötü kapak tasarımı olmuştur ve bu albümde ilk defa Nicko MvBrain'in bir parçada imzası vardır. Ayrıca Grup ilk defa değişiklik bir parça yaparak “Journeyman” adında akustik bir parçaya yer vermiştir. 15 Ağustos'ta The Trooper single'ı çıkmıştır. Grup Daha sonra “Death On The Road” Turnesine çıkar. 2005 yılında Dortmund'da yapılan konser kayıtları “Death On The Road” adı altında DVD olarak çıkar. Bu DVD'nin en büyük özelliği görüntü kalitesine çok önem verilmiş olmasıdır. Öyle ki kalite kaybı olmaması için 2.1 ve 5.1 ses özellikli DVD'ler 2 ayrı disk olarak basılmıştır. Ayrıca konser öncesi görüntüler, fanlerle röportajlar, Wildest Dreams ve Rainmaker klipleri, foto galeriler içeren bir DVD daha bulunmaktadır.
Grup 2006 baharında tekrar stüdyoya girer ve ağustos ayında “The Reincarnation Of Benjamin Breeg” single'ını çıkartır. İnternetten gözlediğim kadarıyla gelecek olan mükemmel albümün habercisi olarak konuşuluyordu fanler tarafından. Ve beklenen albüm “A Matter Of Life And Death” 28 Ağustos 2006'da piyasaya çıkar ve tüm listeleri altüst eder. Polonya, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Slovenya, Yunanistan, Finlandiya, İsveç, İtalya, Almanya(Almanya'da ilk defa 1.sırada), Brezilya'da 1. sıraya yükselir Özellikle Arabistan'da ilk 10'a giren ilk ve tek heavy metal albümüdür. Grup “A Matter Of Life Death” turnesine çıkar ve ilk defa yeni albümden tüm parçalar bu turnede çalınır. Ek olarak Fear Of The Dark, Iron Maiden, 2 Minutes To Midnight, The Evil That Men Do ve Hallowed Be Thy Name parçaları çalınır. Grup son olarak 11 Mart 2007'de Atina'da konser verdi.
alıntıdır!
Konu: UP THE IRONS! 
Ptsi Ağus. 20, 2007 12:01 pm
ooooo yanlış anlamışsın sen benim canımsın ciğerimsin hatlar karışmış olmalı
